İngilizce Öğrenmenin Sırrı Nedir?
İngilizce öğrenirken birçok kişinin yaptığı çok önemli bir hata var. Birçok kişi İngilizce öğrenmenin sırrını bilmiyor ve bu hatayı yapıyor. Aslında işin sırrı bebeklerin nasıl dil öğrendiğinde yatıyor. Bebekler sürekli etrafındaki sesleri ve konuşmaları dinlerler, merakla, usanmadan, sürekli… İşin sırrı aslında bu. İngilizce öğrenmek ve İngilizce konuşmak için bize en lazım olan şey dinlemek. İnternetten birçok farklı kaynağı kullanabiliriz bunun için. Bebekler dinleyerek önce “bu” demeye başlıyor daha sonra telaffuzlarını düzelterek artık “su” diyebilecek hale geliyorlar. İngilizce öğrenmek de böyle. Korkulmaması gereken süreçler var önünüzde ve bir bebek bile kolayca bir dili öğrenebiliyorken siz neden öğrenemeyesiniz :))
Mükemmel İngilizce
Aslında mükemmel İngilizce o kadar da şart değil. Önemli olan karşınızdaki kişiye derdinizi anlatabilmek. Örneğin “I would like a tea, please.” yerine sadece “Tea, please” bile deseniz garson sizi anlayacaktır. Söylediğim gibi mükemmel cümleler kurmaya ihtiyacınız yok. Ayrıca hata yapmaktan da korkmayın. İngilizce öğrenirken ne kadar cesurca konuşabilirseniz o kadar hızlı ilerler ve bir o kadar da başarılı olabilirsiniz.
Bir Haftada İngilizce Öğrenin!
İngilizce öğrenirken birçok hata yapılıyor maalesef. Hemen İngilizce konuşmak, hızlı bir şekilde İngilizceyi öğrenmek ve bir an önce İngilizce filmler izlemek, İngilizce şarkılar dinlemek isteniliyor. Böyle bir amacınız varsa yanlış yoldasınız demektir. İnternette gördüğünüz “1 Haftada İngilizce!”, “Uykuda İngilizce Öğrenin!” gibi reklamlar size hiçbir fayda sağlamaz. Uykuda İngilizce öğrenemezsiniz. Ya da bir haftada İngilizce konuşmak gibi bir şey yok. Size bir hafta boyunca cümleler ve kalıplar ezberletip tekrar etmenizi sağlamak sizi İngilizce konuşturmak değildir. Bu nedenle bu şekilde gördüğünüz reklamlara aldırış etmeyin.
Anlıyorum Ama Konuşamıyorum!
Milletimizin yabancı bir dil öğrenirken en çok kullandığı cümlelerden biridir bu. Gerçekten anlıyoruz ama konuşamıyoruz. Sınavlara hazırlanıyoruz, sınavdan bir gece önce bir başlıyoruz çalışmaya ertesi gün sınavda soruları çözüyoruz. Kelimeleri görünce anlıyoruz. Fakat bir noktayı unutuyoruz. Size bir turist gelip pankartla anlaşmaya çalışmaz. Yazılı İngilizce pek de bir işimize yaramaz, konuşmak lazım. İşitme engelli kardeşlerimiz neden konuşamazlar? Duyamadıkları için kelimeleri söyleyemezler. Duymak ve dinlemek, konuşmak için gerekli eylemlerdir. Ve İngilizce öğrenme aşamasında dinlemeden İngilizce öğrenmek diye bir şey asla ve asla olamaz.
Kültürlü Olmak Lâzım
Bir yabancı dili öğrenirken o dilin konuşulduğu ülkelerdeki kültür hakkında da bilgi sahibi olmamız gerekir. Örneğin ülkemizde pub kelimesi genelde içki içilen yerler için kullanılsa da yurtdışında bu kelime kafenin içkili olanı gibi düşünülebilir. Yani acıktığınız zaman gidebileceğiniz bir yer de olabilir illa ki içmek için gitmeniz gerekmez.
İngilizce Dersleri
Hatırlayın ilkokul ve lise yıllarınızı. Kaç derse koşa koşa girdiğinizi hatırlayın. “Ders” deyince olumsuz bir izlenim veriyor sanki değil mi? Bu nedenle İngilizceyi bir ders olarak gördüğünüzde onu yeterince sevemeyeceksiniz. İngilizce öğrenme sürecinde İngilizceyi bir ders olarak görmeyin. Aksine İngilizceyi sevmek için onu bir eğlenme aktivitesi gibi görmelisiniz. Mesela bulmaca çözmek gibi. İngilizce soruları çözerken bulmaca çözer gibi çözüp o şekilde eğlenin. Ya da İngilizce konuşmaya çalışırken Tabu oynarken nasıl eğleniyorsanız o şekilde eğlenmeye çalışın.
İngilizce Öğrenme Siteleri
İnternette birçok İngilizce öğrenme sitesi olduğunu görürsünüz. Bunların bir kısmı gerçekten yaptığı işi hakkıyla yapmaktadır. Fakat İngilizce öğrenme sitesi seçerken atlamamanız gereken önemli bir nokta var. Sizin İngilizcenin gramerini yani dilbilgisi kurallarını öğrenirken bir taraftan da İngilizcenin mantığını öğrenmeniz gerekiyor. Şu ana kadar öğretilen kalıpların dışına çıkmanız gerekiyor. Bunları aştığınızda İngilizce nasıl kolay bir şekilde öğrendiğinizin farkına varacaksınız. İnternet sitemizdeki dersler İngilizcenin mantığını da kavrama konusunda size yardımcı olacaktır.
İngilizce Öğrenmek Çok Zor!
Bu cümleyi İngilizce öğrenmek isteyenlerden çok defa duymuşsunuzdur. Fakat cümleme dikkat edin. “Öğrenmek isteyenlerden” yani “öğrenenlerden değil”. Başka yerlerden duyduklarıyla İngilizcenin zor bir dil olduğunu düşünenler ya da İngilizce öğrenmeye çalışırken yanlış adımlar atanlar İngilizcenin zor bir dil olduğunu düşünmektedir. Fakat aslında İngilizce öğrenmek Türkçe öğrenmekten daha kolay. Türkçe kendi ana dilimiz olduğu için bize kolay geliyor ama aslında Türkçe çok daha detaylı, çok daha detaylı çalışma isteyen bir dil. İngilizcede getirebileceğiniz ekler, karşınıza çıkabilecek kurallar çok daha basittir. Ama Türkçede bu daha detaylıdır. Ülkemize gelip Türkçe konuşmaya çalışan turistlerin yaptığı hataları duyarsınız. Bunlardan bir kaçı “Sen geliyorum.”, “Ben gezmek Türkiye.”, “Ben seviyor İstanbul”, “Ben mutlu olmak.”
Okumak Gerek!
İngilizce öğrenirken bir başka sorun da millet olarak yeterince okumamamız. Okumak birçoğumuza zor geliyor ya da okumaya fırsatımızın olmadığını söylüyoruz. İngilizce öğrenirken bol bol okumalıyız. Bu bazen bir kitap olur, bazen İnternette gördüğümüz güzel bir yazı olur bazen de bir karikatüre göz atarız. Bunları sürekli yapmalıyız ki İngilizceyi olması gerektiği şekilde öğrenelim. İngilizce haberler de öğrenmemizde bize yardımcı olabilir. Belki ilk önceleri yeterince anlamayabiliriz fakat zamanla daha anlaşılır hale gelecektir.
İngilizce Pratik Yapmak!
Hangi alanda olursa olsun öğrenmek istediğiniz bir konuyu bol bol pratik yapmalısınız. Araba kullanmak istiyorsanız araba kullanma pratiğini bol bol yapmalısınız. Ya da harika yemekler yapmak için sürekli yemek yapmak gerekir. Çok bilindik bir hikâye vardır. Ressamın birisi lokantaya gittikten sonra parası olmadığı için hesabı lokanta sahibinin portresini çizerek ödemeyi teklif eder ve lokanta sahibi de kabul eder. Hızlı bir şekilde portreyi çizen ressama lokanta sahibi resmin çok güzel olduğunu fakat bir saattir yemek yediği halde resmi 10 dakikada çizdiğini söyler. Ressam da karşılık verir: 10 dakika değil, 50 yıl ve 10 dakika”. Hangi konu olursa olsun pratik yapmak o konuda kendimizi geliştirmemizi sağlar.
Hata yapıyorum!
İngilizce öğrenirken hata yapmaktan korkmayın. Albert Einstein der ki “Hiç hata yapmamış kimse, yeni bir şey denememiştir.” Hata yapmadan konuşmaya çalışmak sizin hevesinizi de kıracaktır. Bırakın hata olsun. Önemli olan söylemek istediklerinizi insanlara anlatmak. Hatalı olarak söyleseniz de karşınızdaki insan sizi anlayacaktır. “Ben gitmek Sultanahmet.” diyen birini siz nasıl anlıyorsanız sizin söylediklerinizi de diğer insanlar anlayacaktır.
Düzenli Çalışın
İngilizce çalışmalarınızı düzenli bir şekilde yapmanız önemli bir konudur. Her gün düzenli olarak belirli sayıda kelimeyi ezberlemek, her gün yazma çalışması için vakit ayırmak, her gün basit videolarla dinleme becerinizi geliştirmek, her gün dil bilgisi kurallarına çalışmak ve tekrar etmek… Düzenli çalışma yapmadığınızda yeterince verimli bir İngilizce öğrenme süreci geçirmiş olamazsınız.
Özetlemek Gerekirse
İngilizce öğrenme konusunu özetlemek gerekirse, kimsenin elinde sihirli bir değnek yok ve size bir dokunuşta İngilizce konuşma yeteneği kazandıramaz. Her şey tamamen sizin çabanıza göre şekillenecek. Çok paralar vererek en pahalı kursa da gitseniz, siz çaba sarf etmedikten sonra İngilizceyi öğrenemezsiniz. İngilizce öğrenmek için yapmanız gerekenler, dinlemek, okumak, kelime ezberlemek, kültürü öğrenmek, hata yapmak, düzenli çalışmak. İngilizce öğrenmenin sırları bunlar. Bunları yaptığınızda İngilizce konuşabildiğinizi göreceksiniz.
İngilizce öğrenirken kullanabileceğimiz listening kaynaklarını nasıl bulabiliriz?
İnternette “English podcast for beginners” diye aratabilirsiniz. Birçok kaynak bulabilirsiniz.
Hocam harika bir yazi olmuş emeginize sağlık
Teşekkürler. Faydalı olması dileğiyle…
Hocam yazıyı okurken çok tanıdık geldi kendimi sınıfta hissettim ? biraz daha umutlandım (inşallah olucak)
Hocam harikasin çetin
Emeğinize sağlık Ali Hocam…Çok güzel bir paylaşım.
Teşekkür ederiz hocam. Güzel bir yazı olmuş.